Topkapı Sarayı’nın Avlusunu Geziyoruz

Saray surları zarif oranlarıyla dikkat çeken ahşap evler ve göğe yükselen bir Bizans kilisesi Topkapı sarayı’nın dış kısmı olan birinci avluya ‘ya çarpıcı bir atmosfer kazandırır.Eskiden bir darphane hastane medrese ve fırının bulunduğu alan yeniçerileri’in toplanma yeriydi Günümüzde avlu duvarın hemen dışında yer alan caferağa medresesi ve fatih büfesi gzeip görkenten yorulanlar için üzel bir dinlenme fırsatı sunar Gühane Parkı bu anıtlar kentinin az sayıdaki gölgelik alanlarında biridir

Gülhane Parkı

Bir zamanlar ül bahçesi olan ağaçlıklı park sarayın hemen dışında yer alır ve kentin sıcağından kaçmak isteyenlere serin bir gölgelik sağlar

Soğukçesme Sokağı

Bu dar sokak boyunca geleneksel ahşap evler sıralanır

Bab-ı Ali

Bir zamanlar Osmanlı sadrazamlık binasının girişi ve simgesi olan eski Bab-ı Ali’nin yerinde Rokoko bir kapı vardır.

Zeynep Sultan Camisi

Eski medresenin avlusunda sakin bir kafe vardır.avlu kuyumcular battatlar ve diper zanatkarların dükkanlarının bulunduğu revaklarla çevrilidir.

Arkeoloji Müzesi

Klasik hykeller göz alıcı oymalarla süslü labitler Osmanlı çinileri ve imparatorluğun dört bir yanında gelen hazineler dünyanın en büyük arkeoloji koleksiyonlarından birini oluşturur.

Cellat Çeşmesi

Adını halka açık bir infazdan sonra celladın ellerini ve kılıcını burada yıkamasından almıştır.

Topkapı Sarayı

Osmanlı sultanları 400 yıl boyunca imparatorluğu buradan yönettiler Saray gösterişli odaları koleksiyonları ve yem yeşil avlularıyla kentin gözde yerlerinden biridir.

Darphane-i Amire

İstanbul’un tarihine ilişkin sergileri barındırır

Aya irini

6.yuzyıl tarihli Bizans kilisesi genel uygulamanın aksine camiye dönüştürülmemiştir.